Yaptat Kahvesi Özellikleri Nelerdir?
Farklı lezzetler arayanların sohbetlerinden eksik etmedikleri Yaptat kahvesi, ismiyle de dikkat çeker. Son dönemlerde gelişen kahve kültürü, farklı tatların damaklarda özel bir yer edinmesini sağlamıştır. Yeni nesil dibek taşında dövülerek hazırlanan karışım; tadından kokusuna, aromasından sahip olduğu helal sertifikaya kadar geniş bir kesimin vazgeçemediği tarifler arasına girmeyi başarmıştır.
Yaptat Kahvesinin İçinde Neler Var?
7 karışımlı meşhur tat, sahip olduğu içerik kadar keyif verici sohbetlere eşlik etmesiyle de ünlüdür. İçinde; menengiç, damla sakızı, salep, keçiboynuzu, çikolata, kahve ve krema ile yumuşayan karışım sağlık deposu olarak da dikkat çeker. Bağışıklık sistemi üzerindeki etkileri bilinen malzemeler ile hazırlanan Yaptat kahvesi, aynı zamanda direnç artırıcı, mutluluk verici ve kanser önleyici özellikleriyle bilinir.
İçindeki kremanın etkisiyle sert için özellikleri hafifleyen kahve, diyabetliler için de son derece doğru bir tercihtir. Türk kahvesi gibi pişirilen Yaptat kahvesinde tatlandırıcı tercihi kişinin kendi isteğine bağlıdır. Buna rağmen içindeki salep ve keçiboynuzu ile farklı bir aromatik değer kazanan lezzet, kendine has özellikleriyle kahve kültürünün gelişmesine katkı sağlar.
Yaptat Kahvesi Pişirme Önerisi
Kahve tadının belirgin hale gelmesinde etkili olan doğru pişirme teknikleri eksiksiz olarak uygulandığı zaman klasik tatları sevenler tarafından da ilgi görür. Kahvenin hazırlanacağı cezveye her bir fincan için 1 tatlı kaşığı Yaptat kahvesi konulması gerekir. Kısık ateşte kaynayana kadar pişirilen kahvede oluşan köpük bir kaşık yardımıyla alınır ve fincanlara pay edilir. Daha sonra yeniden karıştırılarak fincanlara konan kahve usulüne uygun olarak servis edilir.
Piyasalara ilk olarak Adıyaman Kervansaray kahvesi olarak çıkan lezzet zaman içinde sahip olduğu içerikten esinlenerek bu ismi almıştır. Adıyaman'dan tüm Türkiye'ye ve dünyaya yayılan tarif, mistik kokusu ve hazırlanma özellikleriyle son günlerin en popüler tercihi olarak ilgi görür.
